Bruges (bruj) belçikanın en tatlı kasabası. Özellikle çikolataları enfes. Ayrıca oldukça romantik bir şehir olduğunu da söyleyebiliriz. Avrupadaki her şehirden birşeyler almış ve herkes kendisi ile kıyaslıyor. Kanalları ile Venedik’e, mimarisi ile hollandaya. Yinede bruges olarak eşsiz diyebiliriz.
Bruges’te gezilecek birçok yer var. Harika mimarisi olan evler, sokaklar, büyük market, ünlü belfry, eski köprü, ve harika parklar sizleri bekliyor. Bruges bir çok filmde de yer alıyor. Hatta in bruges isimli kendi filmi dahi var. Buraya gelmeden önce izleyebilirsiniz.
Bruges için tam bir aşk şehri demek yanlış olmaz. Filmi çekilmiş bir şehir, yeşil ve çiçeklerle bezenmiş yollar, temiz kanallar ve romantizm. Bruges te sadece 1 gün geçirdik ve bir günde yapılabilecek şeyleri anlatalım. Bruges için 2 veya 3 günde ayırabilirsiniz.
İçerik Başlıkları
Bruges de bir günlük gezi
Tarihi merkezi ile bruges küçük kompakt bir yapıya sahip. Her yerine yürüyerek gitmeniz mümkün. Yollarda araç görmeniz zor hatta. Küçük bir yer olduğu için bisiklet ile ulaşım tercih ediliyor. Bruges teki gezilecek yerleri inceleyelim.
Grote markt
Brugeste iki adet büyük meydan bulunuyor. Grote markt bunlardan en büyüğü. Meydanın etrafındaki tarihi binaları gördüğünüzde bayılacaksınız. Binaların şeklini ve rengini görünce yüzünüzde bir gülümseme olacaktır. Buradan aşağıya belfry a doğru indiğinizde marketleri görebilirsiniz. 19. Yüzyıldan kalma binaların alt katları market dükkan olarak değiştirilmiş. Yolun iki tarafı da dükkanlarla çevrili bir yolda yürüyüp sürekli çeşit çeşit çikolatalar görmek sizi mutlu edecektir.
Faytonlar genelde meydanlarda turistleri gezdirmek için bekliyor. Faytona binerek bruges turu yapıp her yeri görebilirsiniz. Normalde fayton ile romantik bir tur atmanız gerekiyor fakat çok hızlı gittikleri için romantizm kalmıyor, tur hemen bitiyor. Yinede zamanınız az ise veya yürümeyi düşünmüyorsanız fayton çok iyi bir seçenek.
Bruges turistik bir yer konumuna geldiği için pek ucuz bir şehir değil. Ulaşım için fayton tarzı at arabaları var, bunlarda pahalı. Yürümenizi tavsiye ederiz. Yemeklerde ucuz değil. Buraya özgü tencerede midye yiyebilirsiniz. Nerdeyse her köşede waffle satan bir yer görmeniz olası. (Belçika waffleın çıkış ülkesi olarak bilinir. ) çikolata kokuları eşliğinde waffle alabilirsiniz. Ayrıca bruges halkı el işi yaptıkları dantelleri satarak geçimini sağlamakta. Danteller bayanların ilgisini çekecektir.
Belfry
Belfry Bruges te kesinlikle görmeniz gereken bir yer. Şehir merkezinden yürüyerek gelebilirsiniz. Yolda dükkanlar, dar taşlı yollar ve çikolata kokusu. Güzel bir yürüyüş sonrasında belfry a geleceksiniz.
Belfry sizi 1200 lü yıllara götürecek. O yıllarda brugesde elbise endüstrisi oldukça gelişmiş. Tüm ülkeye elbise sağlarmış. Şehrin şanssızlığı denize yakın olmasıymış. Günümüzde bu avantaj olsada 1200 lü yıllarda savaşta ilk saldırı alan şehir bruges miş. Şehir tam 3 kez ele geçirilmiş, yakılmış. En son 1741 yılında istila edilmiş. Bu nedenle neredeyse her yüksek yapının üzerinde bir çan bulunuyor. Düşman göründüğünde çanları çalıyorlar. Binaların çatılarıda merdiven şeklinde yapılmış. Düşman geldiğinde binaların çatılarından kaçabiliyorlarmış. Günümüzde her 6 saatte bir 47 adet çan çalınıyor.
Belfry ın içerisine girip tüm şehri yukarıdan panoramik bir şekilde izleyebiliyorsunuz. Ayrıca belfry içindeki melodik çanın mekanik yapısı oldukça ilginizi çekecektir.
Grote markt denilen meydanı tepeden görebilirsiniz. Tüm bruges ayaklarımızın altında.
Kanal turu
Brugeste yapılabilecek en güzel şeylerden birisi kanal turu. Kanal turu esnasında bir çok tarihi bina, bir çok kuğu, bir çok su parkı görüp onlarca köprünün altından geçeceksiniz. Geçeceğiniz köprüler o kadar alçak ki kafanızı çarpmamak için eğmeniz gerekiyor. Bir çok kişi için Venedik ten daha güzel bir kanal turu sizleri bekliyor.
Kanal turları çok güzel fakat tur tekneleri çok hızlı gidiyor ve tutunuz çok hızlı bitiyor. Ne olup ne bittiğini anlamıyorsunuz neredeyse. Sonraki müşteriyi almak için adeta sürat motoru gibi gidiyorlar. Tüm bunlara rağmen o ana konsantre olup tadını çıkarırsanız oldukça güzel yerlerden geçtiğiniz görebilirsiniz. ( Venedik kasnak turu da çok hızlı olmasada hemen bitiyor.) Bruges e gittiyseniz kanal turu yapmanızı öneriyoruz.
Eğer oradayken yağmur yağarsa şanssızsınız demektir. Aslında bruges çok yağmur alan bir şehir. Yağmursuz bir gün bulmak nerdeyse çok zor. Yinede yağmur altında romantik bir kanal turu yapacağınızı düşünebilirsiniz.
Bruges geçerken söylendiği kadar güzel mi?
Bruges filmini izleyip etkilenmiş olabilirsiniz. Eğer yağmurlu bir günde burada değilseniz bruges harika bir yer. Gerçi yağmurlu günde de çok güzel. 1 gün gezmek için yeteri olmayabiliyor. Her aktiviteyi yapmak için en az 2 güne ihtiyacınız var. Tüm bunların yanında birde çikolata faktörü var. Belkide avrupadaki en güzel çikolatalar bruges te. Çeşit çeşit lezzet lezzet çikolataları yerken kendinizden geçeceksiniz. Eve getirmek için 100€ luk çikolata almış olursanız şaşırmayın.
Dinlenmeyi ihmal etmeyin.
Bruges her ne kadar çok büyük bir şehir olmada da her yeri gezmeye çalışmak epey yorucu. Arada oturup nefes alın. Şehir sessiz olduğu için dinlendirici bir ambiyansı var. Taş tarihi binalar sizi eskilere götürürken kanalda gezen tekneler, suyun içindeki kuğular sizi dinlendirmiş olacak.
Bruges mi brüksel mi?
Bazı arkadaşlarım brüksel i daha çok seviyor. Bu sizin ne aradığınıza göre değişiyor aslında. Bruges daha sessiz ve sakin bir yer. Brüksel ise daha hareketli ve daha canlı bir şehir. Bruges te nerdeyse kalabalık diye birşey yok. Rahat gezebiliyorsunuz. Brüksel de ise bazen adım atılacak yer olmuyor. Çikolata iki şehirde de bolca var ama bruges teki bazı çikolata dükkanları daha butik tarzı. Çok özel çok değişik çikolatalar bulabilirsiniz. Aynı marka çikolatalar brüksel de daha ucuz.
Günümüzün sonunda bruges ten mutlu olarak ayrılıyoruz. Tekrar gelir miyiz derseniz kesinlikle geliriz. Kanal turundaki teknenin çok hızlı gitmesi dışında herşey mükemmel diyebiliriz.